Afrika’daki sağlık sistemleri, kıtanın farklı bölgelerinde ve ülkelerinde büyük farklılıklar gösterse de genel olarak kıtada sağlık hizmetlerine erişim sınırlıdır. Sağlık alt yapısındaki yetersizlikler, sağlık çalışan sayısının az olması, gıdaya erişimin kısıtlı olması, zor yaşam şartları, yoksulluk gibi faktörler göz önünde tutulduğunda Afrika kıtasında yaşam sürelerinin kısa olması, salgın hastalık ve bebek ölüm oranlarının yüksek olması tarih boyunca Afrika’nın en temel problemlerinden biri olmuştur.
Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, Sierra Leone 47, Orta Afrika Cumhuriyeti 48, Demokratik Kongo Cumhuriyeti 49, Lesotho 50, Somali 50, Esvatini 50, Angola 51, Chad 51, Kamerun 53 ve Mozambik 53 olmak üzere 2011 yılında belirlenen tahmini yaşam süresi en düşük 10 ülkenin tamamını Afrika ülkeleri oluşturmaktadır.
Afrika’daki en önemli ölüm nedenleri büyük salgınlar ve bulaşıcı hastalıklardır. Afrika’daki nüfusun yarısı, yardım çabalarına rağmen yeterli sağlık hizmetlerine erişememekte, bu da daha fazla insanın yardıma ihtiyaç duymasına yol açmaktadır. Yoksulluk, finansal zorluklar, sağlık hizmetlerine ulaşım masrafları ve etkili bir sağlık sistemi eksikliği bu sorunu daha da derinleştirmektedir
Afrika Ülkelerinde Karşılaşılan Ortak Sorunlar
Afrika kıtasında sağlık sistemleri ülkeden ülkeye önemli farklılıklar göstermektedir. Örneğin Güney Afrika ve Sierra Leone, kıtanın iki farklı köşesinde yer alan ve sağlık sistemi açısından birbirinden oldukça farklı özelliklere sahip ülkelerdir.
Statista’nın 2024 verilerine göre, 2023 yılında Afrika’da en yüksek sağlık hizmetleri endeksine sahip ülke Güney Afrika’dır ve onu Kenya takip etmektedir.
Güney Afrika’da sağlık hizmetlerine erişim oranı, kırsal-kentsel ayrım, gelir düzeyi ve etnik köken gibi faktörlere göre büyük farklılıklar göstermektedir. Özellikle kırsal bölgelerde yaşayan nüfus, sağlık hizmetlerine daha sınırlı erişime sahiptir.
Güney Afrika’da kamu ve özel sektör olmak üzere çift katmanlı bir sağlık sistemi bulunmaktadır. Kamu sektörü, özellikle yoksul nüfus için temel sağlık hizmetleri sunarken, özel sektör daha kapsamlı ve gelişmiş sağlık hizmetleri sunmaktadır. Özel sektör hizmetlerine erişim, yüksek maliyetler nedeniyle herkes için mümkün değildir. Güney Afrika hükümeti, tüm vatandaşlara eşit ve kaliteli sağlık hizmetleri sunmayı amaçlayan Ulusal Sağlık Sigortası (NHI) sistemini hayata geçirmeye çalışmaktadır ve bu konuda aksiyon almaktadır. Bu sistem, sağlık hizmetlerine erişimi genişletmeyi ve sağlık harcamalarını daha adil dağıtmayı hedeflemektedir. Ancak, NHI’nın tam olarak ne zaman yürürlüğe gireceği ve nasıl işleyeceği konusunda henüz net bir bilgi yoktur.
Sierra Leone
Sierra Leone, uzun süren iç savaşlar, siyasi istikrarsızlık ve ekonomik zorluklar nedeniyle sağlık sistemi en zayıf Afrika ülkelerinden biri olarak kabul edilir. Kırsal bölgelerde sağlık merkezlerine ulaşım zordur ve sağlık personel eksikliği yaşanmaktadır. Temel ilaçlara erişim sınırlıdır. Bu bölgelerde bulaşıcı hastalıklar, bebek ölümleri ve yetersiz beslenme gibi sorunlar daha yaygındır. Kentsel bölgelerde sağlık hizmetleri kırsal bölgelere göre daha iyi olsa da, yine de gelişmiş ülkelerdeki standartların oldukça altında kalmaktadır. Özel hastaneler bulunsa da, bunlara erişim maliyeti yüksek olduğu için çoğunlukla yoksul kesimler tarafından kullanılmamaktadır.
Güncel Durum ve Geleceği Dair Umut Işıkları
Afrika kıtasında sağlık sistemi son yıllarda geliştirilmeye ve iyileştirilmeye başlamıştır. Canning ve arkadaşlarına göre (2015) 2000 yılından bu yana, Afrika tüm yaş gruplarında sağlık göstergelerini iyileştirme konusunda tarihi bir ilerleme kaydetmiştir.
Dünya Sağlık Örgütü’nün 2018 tahminlerine göre, bölge sırasıyla sıtma, HIV-1 ve ishal kaynaklı ölümleri %66, %57 ve %52 oranında azaltmayı başarmış ve 5 yaş altı ölüm oranlarında keskin düşüşler sağlamıştır. Aynı zamanda, Afrika’daki genel sağlıklı yaşam beklentisi ortalaması 3 yıl artmış, bu artış diğer tüm küresel bölgelerden daha büyük olmuş ve en yüksek ile en düşük sağlıklı yaşam beklentisine sahip Afrika ülkeleri arasındaki fark 27,5 yıldan 22,0 yıla düşmüştür.
Afrika, dünyanın en genç nüfus yapısına sahipken, 2050 yılına kadar kıtada 60 yaşına ulaşan insan sayısının 2010’da 43 milyondan 163 milyona çıkması beklenmektedir ve nüfusun 2,8 milyara ulaşacağı öngörülmektedir. Bu başarılar, 2000 yılından bu yana Afrika’nın ekonomik büyümesine önemli ölçüde katkıda bulunmuş, daha fazla birey çalışma çağına ulaşmış ve daha fazla kadın işgücüne katılmıştır
Afrika kıtasında 60 yaşına ulaşan kişi sayısı 2010’da 43 milyon iken bu sayının 2050 yılına gelindiğinde 163 milyona çıkması beklenmektedir. Bu da bize Afrika ülkelerinde sağlık sisteminin yıldan yıla gelişmekte olduğunu göstermektedir.
Afrika, zengin doğal kaynakları, kültürel çeşitliliği ve tarihi dokusuyla dünya üzerinde eşsiz bir kıtadır. Ancak, sağlık sistemi açısından yaşadığı zorluklar devam etmektedir. Uzun vadede istenilen sağlık altyapısına sahip olmak için gerekli çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmalar da yaşam süresinin uzaması ve özellikle sağlıklı yaşam bilincinin yükselmesine sebep olmaktadır.
Bu bilince kavuşan kıta halkı kısa ve orta vadede ülkelerinin dışında çözüm arayışlarına başlamıştır. Sağlık turizminde öncülerden bir olan ülkemize tedavi amaçlı gelen Afrika’lı hastaların sayısı da gün geçtikçe artmaktadır.
Kaynakça
Canning, D. et al. Africa’s Demographic Transition: Dividendor Disaster? (World Bank eLibrary, 2015).
World Health Organization Regional Office for Africa. TheState of Health in the WHO African Region: an Analysis of the Status of Health, Health Services and Health Systems in the Context of the Sustainable Development Goals (World Health Organization Regional Office for Africa, 2018).